İstanbul kartal borç alacak avukatı

Borç Alacak Avukatı

7343 sayılı icra ve iflas kanunu, borçlu ve alacaklı arasındaki ilişkiyi düzenler. Borcun ödenmesini ve alacakların nasıl tahsil edileceğini belirler. İstanbul Kartal borç alacak avukatı ise bu kanun nezdinde, alacaklı olan müvekkillerinin alacaklarını tahsil etmesine yardımcı olur. 

Borç Alacak Avukatı Nedir ve Hangi Davalara Bakar?

İstanbul kartal borç alacak avukatı, icra ve iflas kanunu, borçlar kanunu ve medeni kanuna hakim olan hukuk fakültesi mezunu olan kişidir. 

İstanbul kartal borç alacak avukatı, uzman olduğu kanunlar ve deneyimi gereği aşağıdaki davalarla ilgilenir. 

Maaş Haczine Yönelik Davalar

İcra ve iflas kanunu ve borçlar kanununa göre, bir kişiye icra işlemi başlatılmadan önce usulüne uygun olarak tebligat yapılır. Yasal tebligat borçlunun eline ulaşmasından itibaren, borçlu olan kişi borca itiraz edebilir. Bunu iki şekilde gerçekleştirebilir. 

İlamsız olarak borçluya gelen tebligata, borçlu olan kişi 7 gün içerisinde, kendisine tebligat gönderen icra dairesine dilekçe ile başvurarak itiraz edebilir. Bu durumda icra işlemi kendiliğinden durur. Eğer borçlu 7 gün içerisinde borca itiraz etmezse, borç icra dairesi tarafından tahsil edilecektir. 

Günümüzde borç tahsili küçük meblağlar için maaş haczi şeklinde gerçekleşmektedir. Yani borçlu olan kişinin maaşından her ay, borç ödenene kadar 4’te bir oranında kesinti yapılır. 

İkinci yöntemde alacaklı olan kişi borçlu olduğu kişiyi dava etmiştir. Borçluya ise bu sefer mahkeme tebligat gönderir. Eğer alacaklı olan kişi alacağı olan miktarı ispat ederse, borçlu olduğu kişiye mahkeme kararıyla icra uygulanır. Bu işleme, ilamlı icra adı verilir. Buna rağmen borcu borcunu ödemiyorsa, haciz işlemleri başlatılır. Bu aşaman sonra borçlu olan kişi, borca itiraz davası açarak, kendisine uygulanan haciz işlemlerini durdurabilir.

Karşılıksız Çek Davaları

Kambiyo senetleri yasalarımızda oldukça önemli bir yere sahiptir. Çünkü kambiyo senetleri ile ticaret yapan kişiler, aslında itibarlarını ortaya koymuşlardır. Çek ve senet gibi kambiyo senetlerinde yaşanan olumsuzluklar, çoğu zaman dava konusu olmuştur. 

Mesela çek konusunu ele alalım. En önemli kambiyo senetlerinden olan çek, sahibi olduğu kişinin bankadaki itibarını temsil eder. Mesela birisine çek verdiğinizde, çek verdiğiniz kişi bankaya giderek çek miktarını tahsil eder. Çek, veren kişinin banka hesabından tahsil edilir. Eğer çeki veren kişinin banka hesabında yeterli para yoksa ve çeki alan kişi tahsilat yapamazsa, bu durum karşılıksız çek olarak adlandırılır. 

Alacaklı olan kişi bu duruma iki farklı yol izleyebilir. Ya çeki başka birisine ciro ettirecek, yani biraz daha düşük bir bedelden çeki satacak, ya da borçlu olan kişiye dava açacaktır. 

Poliçelerle İlgili Olan Davalar

Kambiyo senetleri ile ilgili bir diğer dava da poliçelerle ilgili olanlardır. Poliçeler, sigorta şirketleri ile sigorta yaptıran kişiler arasındaki sözleşme niteliğindedir. Eğer poliçede yazan şartlara taraflardan birisi uymazsa, haksızlığa uğrayan kişi dava açma yoluyla hakkını arayabilir. 

Senet Davaları

Türk Ticaret Kanununda da yer alan kambiyo senetlerinden olan senet, alacaklı ve borçlu arasındaki ticareti ifade eder. Senet karşılığında bir mal satın alınmış olabilir. Malı senet karşılığı alan kişi, senedin vadesi dolduğunda aldığı malın bedelini ödeme taahhütlünde bulunur. Eğer vaadini gerçekleştirmezse alacaklı tarafından mahkemeye verilebilir. 

Borç ve alacak konusunda, her miktar için dava açılmaz. Ancak 8 bin TL ve üstü miktarlar dava konusu edilebilir. Bu miktarın altındaki olanlarda ise önce arabuluculuk hizmeti alınması gerekir. Eğer zorunlu arabuluculuk hizmetinde taraflar anlaşamazsa, tarafların birbirlerini dava etme hakkı vardır.

Hisse Senedi Davaları

Türk Ticaret Kanununa göre hisse senedinin sahibi bilinmiyorsa, hisse senedi iptal davasının açılması gerekir. 

Hisse senedi uyuşmazlıklarında, miktarın tam olarak belirlenmesi adına istirdat davaları açılabilir. 

Önceki yıllarda hisse senetleri ile ilgili mağduriyet yaşanmıştı. Aralarında çoğunlukla gurbetçi vatandaşların olduğu 10 binden fazla hak sahibi, sahip oldukları hisse senetleri ilgili kurumlara zamanında teslim etmedikleri için hak kaybına uğramışlardı. Bu hak kaybı ile ilgili 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanununun 13. Maddesinin 4. Fıkrası: 

Kaydileştirilmesine karar verilen sermaye piyasası araçlarının Kurulca belirlenen esaslar çerçevesinde teslimi zorunludur. Teslim edilen sermaye piyasası araçları kendiliğinden hükümsüz hâle gelir. Teslim edilmeyen sermaye piyasası araçları ise kaydileştirilme kararından sonra borsada işlem göremez, aracı kurumlarca bu sermaye piyasası araçlarının alım satımına aracılık edilemez ve katılma belgelerinin geri alımı yapılamaz. Kayden izlenmeye başladığı tarihi izleyen yedinci yılın sonuna kadar teslim edilmeyen sermaye piyasası araçları YTM’ye intikal eder. Bunların üzerindeki sınırlı ayni haklar kendiliğinden sona ermiş sayılır. Bunlar YTM’nin hesabına geçmesinden itibaren üç ay içinde satılır.”

İbaresine yer veriyordu. Ancak hak sahipleri, Ankara 7. İdare mahkemesine başvurarak haklarını aradılar. Mahkeme aleyhte karar verince, bu sefer anayasa mahkemesine başvuruda bulunuldu. Anayasa mahkemesi ise, hak sahiplerinin lehine karar verdi. Kararın nedeni ise her ne kadar kanunda yer alsa da, yapılan işlemin anayasaya aykırı olması idi. 

Menfi Tespit Davaları

Borçlu olduğu iddia edilen kişi ya da kişiler, borcunun olmadığı yönünde beyanda bulunabilir ve menfi tespit davası açabilirler. Bu tür davalarda borçlu olan kişi, borcunun olmadığını ispat etmek zorundadır. Ayrıca menfi tespit davası açılabilmesi için bahse konu olan borcun tamamının ödenmesi gerekir. Eğer kişi davayı kazanırsa, yatırdığı bedelin tamamı kendisine ödenir. 

İstirdat Davaları

Borçlu olan kişi borcu olmamasına karşın, ilamsız icra emrine itiraz etmemiştir. Daha doğrusu süresinde itiraz başvurusunda bulunmamıştır. Ancak yine de borçlu olduğu iddia edilen kişinin borca itiraz hakkı vardır. Bunu da istirdat davası açarak yapabilir. 

Cari Hesap Alacağının İptali İçin Açılan Davalar

Alacaklı olan kişinin alacağının teminat altında olmayan kısmı için açtığı davadır. Yani bir anlamda alacaklı olan kişi alacağının tamamını garanti altına almış olur. 

Nafaka Borcu ve Tazminat Davaları

Medeni kanunda nafaka borcu hiçbir surette ertelenemez. Ayrıca tek seferde ödenmesi gereken bir borçtur. Mahkeme kararına rağmen nafaka borcunu ödemeyen kişinin mallarının tamamı haczedilir. Eğer haczedilecek malı yoksa tazyik hapsi uygulanır.

Tasarrufun İptali Davaları

Kötü niyetle gerçekleştirilen mal kaçırmalara karşı önlem olarak açılan davalardır. Eğer borçlu olan kişi, elindeki malı üçüncü bir kişiye devrederse, alacaklı olan taraf da tasarrufun iptali davası açarak, bu durumu önlemiş olur.

İstihkak Davaları

Bazı durumlarda alacaklı olan kişi, 3. Kişilere yönelik olarak da haciz işlemi başlatabilir. Bu durumda kendisine haciz işlemi uygulanan kişiler, haciz işlemlerinin kendilerini ilgilendirmediğini ispat etmek amacıyla dava açabilmektedir. Bu tür davalara istihkak davaları adı verilir. 

Borç ve alacak davalarının dayanağı olan kanun mevzuatını incelemek için, https://www.mevzuat.gov.tr/MevzuatMetin/1.5.6098.pdf bu bağlantıyı ziyaret edebilirsiniz.

Kartal’da Borç Alacak Avukatı Hizmetini Özdemir Hukuk Bürosu Nasıl Vermektedir?

İstanbul kartal hukuk bürosu olarak, borç ve alacak davalarında müvekkillerimize yardımcı oluyoruz. 

Borçlu olan kişiye yasal tebligat göndererek, müvekkilimize olan borcunu ödemesini istiyoruz. Eğer borçlu olan kişi yasal sürede borcunu ödemezse ilamsız ve ilamlı icra işlemlerini başlatıyoruz. Yine de borç ödenmemişse, haciz işlemlerini başlatıyoruz. 

Borçlu olan kişiye ise borca itiraz davalarında yardımcı oluyoruz. Eğer kişilere haksız olarak borç yüklenmişse, itiraz davası açarak, borcun düşmesini sağlıyoruz. 

Borç Alacak Avukatı ile Borç Alacak Davası Nasıl Açılır?

İlamlı icra davaları ve diğer borç alacak davaları için dava dilekçesi hazırlanarak ve ekinde de borca ya da alacağa yönelik belgeler eklenerek, dava açılabilir. İstanbul kartal avukat aracılığıyla borç alacak davası açılması yararlı olacaktır.

Borç Alacak Davaları Ne Kadar Sürer?

İstanbul en iyi borç alacak avukatı ile borç alacak davaları kısa sürebilir. Onun dışında borç alacak davalarının sürme zamanı ortalama olarak 7-9 ay kadar sürmektedir. Bazı davaların tamamlanması ise yaklaşık olarak 1 yılı bulmaktadır. Daha uzun süren davalardan da söz edilebilir. 

Kartal Borç Alacak Avukatı Olarak Verdiğimiz Hizmetler

İstanbul kartal borç alacak avukatı olarak aşağıdaki hizmetleri müvekkillerimize veriyoruz: 

  • Alacaklı ve borçlu olan tarafları bir araya getiriyoruz. Zorunlu arabuluculuk hizmeti sağlayarak, tarafların anlaşması için zemin hazırlıyoruz. 
  • İstanbul kartal borç alacak avukatı olarak, icra ve haciz işlemlerini müvekkillerimiz adına yerine getiriyoruz.
  • Borç ve alacak davaları konusunda müvekkillerimize danışmanlık hizmeti sağlıyoruz.
  • Çocuk teslimi konusunda icra işlemlerini başlatıyoruz. 
  • Nafaka ödenmesi konusunda icra ve haciz işlemlerini gerçekleştiriyoruz. 
  • İlamsız ve ilamlı icra süreçlerini başlatıyoruz. 
  • İtirazın iptali davalarını açıyoruz. 
  • İtirazın kaldırılması davaları ile ilgileniyoruz.
  • Borca, imzaya ve borç takibine itiraz işlemlerini gerçekleştiriyoruz. 
  • Her türlü alacağın tahsili için müvekkillerimize yardımcı oluyoruz. 

SIKÇA SORULAN SORULAR

Borç alacak avukatı ücretleri ne kadar?

Danışmanlık ve vekalet ücretleri hakkında detaylı bilgileri, bizleri arayarak öğrenebilirsiniz.

Kartal’da en iyi borç alacak avukatını nasıl bulabilirim?

Borç ve alacak konularında deneyimli avukatlarımızla hizmetinizdeyiz.

Borç alacak avukatı ne yapar?

İcra işlemlerini başlatır. Haciz işlemlerini başlatarak takibini gerçekleştirir. Her türlü alacak davasını açarak, müvekkilinin haklarını korumaya çalışır.

Borç alacak davalarında yetkili ve görevli mahkeme hangisidir?

Asliye hukuk mahkemeleri, sulh hukuk mahkemeleri ve tarafların ikamet ettiği yerleşim yeri mahkemeleri görevli ve yetkilidir.

LEAVE REPLY

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.